at the back of

  1. (a) arkasında, gerisinde, ötesinde, sonunda.
    The vocabulary is at the back of the book: Sözlük
    kitabın sonundadır. (b) gizli, saklı.
    the idea at the back of one's mind: asıl/gizli maksat.
    There's something at the back of it: İşin içinde iş var.
birinin düşüncelerinin ardında sakladığı şey
gözünden bir şey kaçmamak, herşeyi görmek.
He has eyes at the back of his head: Onun gözünden
bir şey kaçmaz, görmediği yoktur.
(a) desteklemek, arka(sında) olmak.
He is at the back of all this trouble : Bütün bu kötülüklerin
arkasında o var (Bütün bu kötülükler onun başının altından çıkıyor.) (b) kışkırtmak, tahrik etmek.
bir şeyin arkasında olmak Verb
işin içyüzünü anlamak.
(arabada) arkada oturmak Verb
evin arkası Noun
yeniden gözde olmak Verb